1 Nisan 2013 Pazartesi

"EV OTELLER HAKSIZ KAZANÇ SAĞLIYOR"



ÖZBİ) Başkanı Ufuk Arslan, Hotel & Suite denilen 'ev otel'lerin haksız kazanç sağladığına değinerek, 'Bir an önce buna çeki düzen verilmesi gerekir' dedi.


Özel Belgeli Butik ve Küçük Oteller Birliği Derneği (ÖZBİ) Başkanı Ufuk Arslan yaptığı açıklamada, Hotel & Suite’lerin haksız kazanç sağladığını öne sürerek, bir an önce bu tür yerlere çeki düzen verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Günlük olarak kiralanan ve hiçbir denetime tabi olmayan Hotel & Suitler’in (ev otel) sayısı hızla artıyor. Bu tür işletmelerin denetimsiz olması, son zamanlarda sektörde yoğun olarak tartışılmaya başlandı. Otelciler, Hotel & Suite’lerin haksız kazanç sağladığını ileri sürüyor.

Peki bunlara çeki-düzen verilmesi için neler yapılmalı? Ne tür bir denetim mekanizması işletilmeli?

Hotel & Suitler’in dünyada ve özellikle Avrupa’da çok fazla talep gördüğünü söyleyen ÖZBİ Başkanı Ufuk Arslan, “Bunun sebebi, insanların otel ortamından uzakta ailesi ve çocuklarıyla rahat konaklayabilmek istemesidir. Ayrıca Hotel & Suite’ler,  özellikle kalabalık aileler ve arkadaş grupları için cazip ve ekonomik bir seçim olarak öne çıkıyor. Henüz sektörde bu yapıları denetleyen bir mekanizma kurulmadı. Bu nedenle, sıkıntıların ve sorunların çıkması doğal. Sonuçta bu bir arz ve talep meselesi. Ama bu işin bir kontrolü, denetimi kesinlikle olmalı. Turizm Bakanlığı, turizm il müdürlüğü, valilik, emniyet, belediye ve hatta maliye gibi kurumları ilgilendiren bu oluşum, en kısa sürede bir mevzuat ve tanım ile denetim altına alınmalı” dedi.

Her türlü vergi ve gelir belgelemesinden uzak olan Hotel & Suit tarzı yerlerde küçümsenemeyecek oranda konaklama yapıldığına dikkat çeken Ufuk Arslan,  “Yıllık bir hesap yapılırsa, ciddi bir kayıt dışı ekonomi ortaya çıkacaktır. Bunları da dikkate alarak ilgili kurumlar, bu işe bir resmiyet kazandırmak adına hızlı bir şekilde çalışmalara başlamalı. Vergisini ödeyen, denetimden geçmiş, resmi bir kimliği ve ünvanı olan, bakanlık ve belediye belgeli konaklama tesislerinin bu durumdan rahatsız olması çok doğal. Sonuçta ortada bir emek ve yatırım var. Düşünün ki bu yerler,  milyon dolarlık bir otelin oda satış rakamlarından daha yüksek rakamlara bile kiralanabiliyor. Olay şu şekilde gelişiyor:  Vatandaş eşyalı bir daire tutuyor ve bunu pazarlama yoluna gidiyor. Zaten günlük ev kiralayan çok sayıda yerli ve yabancı internet sitesi mevcut. Birkaç süslü resim ve tarzan İngilizcesi ile bu sitelere ücretsiz üye olup, kiralamaya başlıyorlar. Tabii satışı yapan site de bu işten nemalanıyor. Ama bu site, evin gerçekte var olup olmadığını, eğer varsa ne durumda olduğunu araştırma gereği duymuyor. Ardın da bir şekilde rezervasyonlar gelmeye başlıyor. Fakat sonradan bir sorun çıkıyor ve evi ilk kiralayan kişi daire ya da evi bırakıyor. Devamında da, ileri tarihlere rezervasyon yaptırmış hatta parasını bile ödemiş olan misafir ortada kalıyor. Hakkını aramak istediğinde ise, karşısında muhatap alacağı kimse yok’’ diye konuştu.

Sektörün  Hotel & Suite’lere benzeyen bir başka sorununun da,  gecekondu oteller olduğunu ifade eden Arslan, ‘’Hepimizin yanı başında  veya yakınında  mutlaka bir-iki tane gece kondu otel var. Biz daha bunlara ‘Dur’ diyemiyorsak, denetleyemiyorsak, Hotel & Suitelerle nasıl başa çıkacağız? Yurdum insanının ticari zekası ve müteşebbis ruhunun harmanlanmasıyla ortaya çıkan bu oluşumdan  zarar gören, ülke turizmi ve hiçbir şeyden haberi olmayan  turistlerdir. Yani bu oluşumun sektöre çok ciddi oranda zarar verdiği ortada’’ dedi.


kaynak: http://www.turizmgazetesi.com