12 Ocak 2013 Cumartesi

Renaissance'ın müdürü Boydaş uyardı: 'Şımarmayalım, fiyatlar gevşeyecek'




Renaissance İstanbul Bosphorus Genel Müdürü Anıl Boydaş Tınaz 2013 hedeflerini TurizmGüncel'e anlattı. Tınaz 2013 yılında İstanbul'daki otelcilerin fiyatlar konusunda dikkatli olmaları gerektiğini aksi takdirde İstanbul'un 'pahalı destinasyon' imajı nedeniyle gerileme yaşayabileceğini belirtti.

İstanbul'un en yeni 5 yıldızlı otellerinden Renaissance İstanbul Bosphorus'un Genel Müdürü Anıl Boydaş Tınaz ile gerçekleştirdiğimiz röportajı sunuyoruz:

Anıl Hanım, önce dizi daha yakından tanıyalım.
“Ben kendimi bildim bileli turizmle uğraşıyorum. Strasburg’da Turizm ve Otel İşletmeciliği okudum. Yine  o dönemde farklı ülkelerde dil eğitimi için bulundum. Eğitimimi bitirdikten sonra yine turizmci olan ailemle beraber çalıştım; Kapadokya ve Bodrum’da. Daha sonra ailem turizm işinden çekildi. Üç sene kadar acentecilik yaptım. Daha sonra Conrad Otel’de açılışından itibaren 3,5 sene kadar çalıştım. Daha sonra Yeşilyurt’taki otelimiz Renaissance Polat İstanbul’a geçtim ve hala aynı grupta hizmet veriyorum. Yaklaşık 15 sene kadar hem o otelin hem de Erzurum’daki otelimizin satış ve pazarlama direktörlüğünü yürüttüm. Geçen sene Temmuz 2011 itibarıyla da yeni otelimize genel müdür olarak atandım.”

Oteliniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

“Toplam 212 odamız var. Bu odalarımızın çoğunluğunda müthiş bir deniz manzarası var. Gelen misafirlerimizin çoğu aslında otelimizdeki manzarayı görünce çok şaşırıyor ve mutlu oluyorlar. Barbaros Bulvarı’nın başında olduğumuz için harika, 360 derece bir İstanbul manzarasına sahibiz. Binamız son teknolojinin kullanıldığı, akıllı bir bina. 5 yıldız kategorisinde Leed Gold sertifikasını alan Türkiye’deki ilk otel olacağız. Bir balo salonumuz, çoğunluğu günışığı alan 12 toplantı salonumuz var. Balo salonumuzun kapasitesi tiyatro salonu düzeninde 525 kişi. Toplantı salonları ise 10 kişiden 50 kişiye kadar farklı kapasitelerde. Bir ana restoranımız ve Bar 212 adında bir teras-barımız var. Uluslararası bir mutfağa sahibiz. 1200 metrekare büyüklüğünde bir spamız. Spamız her noktasından günışığı alıyor. Otelimiz dekorasyon ve iç mekan tasarımı olarak da çalışanların kıyafetleri bazında da misafiri resmiyetten kurtarma, evde hissi verme amacıyla yapılandırıldı.“

'FİYAT KONUSUNDA DİKKATLİ OLMALIYIZ'

Oteliniz İstanbul'un en genç 5 yıldızlılarından biri. Açılış gününden bugüne nasıl bir grafik yakaladınız?
“6 Ağustos’ta otelimiz açıldı. Sistemlerimizi açıp, misafir kabulüne başladık. Ancak henüz resmi açılışımızı yapmadık. 2013’ün ilk çeyreğinde bunu gerçekleştireceğiz. 6 Ağustos tarihinde açılacağımızı 5 Ağustos’ta netleştirdik aslında. Bağlı bulunduğumuz Marriott Internatıonal standartlarının en üst düzeyde olduğunu sertifikalandırmadan böyle bir açılışa izin vermiyor. Güvenlik önlemleri, binanın misafir kabulüne uygunluğu  gibi alanlarda zorlu süreçler tamamladık.”
“Ramazan’ın ortasıydı oteli açtığımızda ancak İstanbul hareketliydi. Ağustos ayında yüzde 25’lik bir doluluğu hiçbir ön rezervasyon olmadan yakaladık. Bayramla birlikte çok yoğun bir Ortadoğulu misafir akını başladı. Bununla beraber ticari turizm etkinliği başladı. Eylül – Ekim itibarıyla da kongreler yoğunlaştı. Yüzde 100’lere varan doluluklar yakaladık belli günlerde. Yeni açılan bir otelde bu kadar doluluk olunca denize atılan ve yüzmeyi yeni yeni öğrenmeye başlayan bir çocuk gibi hissettik. Bazı şeyleri çok hızlı halletmek zorunda kaldık. Personelden, atamalara, standartlardan rezervasyonlara her türlü çalışmamızda kısa zamanda çok yol kat ettik. Kasım ayı da çok hareketliydi. Şu anda ise nispeten daha sakin günler geçiriyoruz. Tüm İstanbul da aynı şekilde. Şubat ayında herhalde hareketleneceğiz. Sevmiyoruz sakinliği açıkçası.”

'2013 2012'den daha da zorlu geçecek. Büyük sıkıntılar yaşanabilir' şeklindeki yorumlara katılıyor musunuz? Otelcilik sektörünü zorlu bir yıl mı bekliyor gerçekten?

“İstanbul’un kazandığı ivmenin 2013 yılında da artarak devam edeceği düşüncesindeyim. İstanbul artık büyük bir marka. Senelerdir pazarlama faaliyetlerinde bulunuyoruz. Buna en iy dönemlerde de en kötü dönemlerde de devam ettik. Eskiden İstanbul dinlenilmeyen bir destinasyondu. Şimdi insanlar önce İstanbul’u dinlemek istiyor. İstanbul herkesin çok merakını çeken bir destinasyon. Bilmeyen öğrenmek istiyor, bilen yeni ne var diye merak ediyor. Bu süreç bence büyük bir sıkıntı yaşanmadığı sürece devam edecektir.”

“Bizim yaşayabileceğimiz en büyük sıkıntı bundan şımarmamız olur. Özellikle fiyatlar konusunda. Bu hususta tepkiler de alıyoruz. Misafir geldiğinde oteli, restoranları, transferi tüm tamamlayıcılarıyla ürüne bir paket olarak bakıyor. Bu paketlerde biz rakip olarak görülen ülkelerin çoğunun çok üstünde kalıyoruz.Yurtdışına verdiğimiz tekliflerimiz pahalı olarak nitelendirilebiliyor zaman zaman.”

'TURİST HAVAALANINDAN 2,5 SAATTE GELİYORSA FİYAT - KALİTEDEN BAHSEDEMEYİZ'


İstanbul fiyat - kalite dengesine sahip değil mi sizce?

“Fiyat – kalite dengesi açısından otellerimiz son derece başarılı ancak konuya bütünlüklü bir şekilde bakmamız lazım. Eğer bir misafir kongre vadesine 1 buçuk saatte ulaşıyorsa, alandan şehre 2 buçuk saatte ulaşılmıyorsa burada fiyat-kaliteden bahsedemeyiz. Yoksa otelcilik anlamında çok üst noktalardayız.”
“Ben bu durumun bir süre sonra bir dengeye oturacağını düşünüyorum. İstanbul’da çok ciddi bir kapasite artışı söz konusu. Bu gidişat kontrolsüz bir şekilde devam ediyoruz. Otel yatırımları gündemde ve revaçta. Atık açılan oteller mutlaka uluslararası bir marka taşıyor. Her yabancı zincir İstanbul’a birden fazla markasıyla geldi, geliyor. Peki, bu otellerde kaliteli hizmet verecek kaliteli eleman konusu hiç düşünülmüyor. Otelcilik sektörü çalışan için uzun soluklu ve meşakkatli bir yol. Uzun seneler, çok severek çalışmanız lazım. Yeni nesil için sektör bu anlamda çok tercih edilen bir meslek değil. Otelcilik sektörü de mesleği özendirme konusunda başarılı olmayabilir. Bu kadar otel açıldı ancak bu otellere kalifiye elemanı nereden bulacağız? Bu sorunun cevabını da vermek lazım. Bu durum sektör içinde eleman dolaşımını da artırıyor. Aynı zamanda henüz daha tam anlamıyla pişmeden insanların terfi etmesine neden oluyor. Bence son dönemdeki en büyük sıkıntımız kalifiye eleman, lisan bilen eleman sıkıntısıdır.”

2013 yılı için doluluk hedefiniz nedir?
“2013’te kendimize yüzde 75’in altında bir doluluk hedeflemiyoruz. Biz sonunu yakaladık ama 2012 performansından tüm otellerimiz çok memnun. Diğer otelimizde 1993’ten beri takip ettiğimiz 20 yıllık bir grafik var. Son 3 – 4 sene İstanbul için çok iyi geçti.”

Peki, an itibarıyla İstanbul'daki otelcilerin yüzleştiği en ciddi sorunlar nelerdir?
“Otellerdeki tüm giderler TL üzerinden. Paramız da kıymetli. Buna seviniyoruz ama gelirlerimiz de döviz cinsinden. Gelirde ve giderdeki kur farklılığı karlılığımıza olumsuz yansıyor. Bu kadar seminere, bu kadar kongreye, bu kadar yatağa rağmen karlılığımıza rağmen karlılığımız açısından kurdaki bu durum açıkçası beni endişelendiriyor. Bu sorunun masaya yatırılması gerekiyor. Kurdaki bu durum fiyat artırımına bu da destinasyonun ‘pahalı destinasyon’ olarak adlandırılmasına neden oluyor. Bir vadede de misafirin, toplantının, kongrenin gerilemesine yol açabilir. Bu konu İstanbul’daki otelcilerin bu yıl en çok zorlanacağı konulardan biri olacak.”

"Bunun dışında İstanbul’un metro ağı çok genişletilmeli, gidilebilen her yere gidilmeli. Biz otelimizde bu avantajımızı kullanıyoruz. Metro, metrobüs ve deniz ulaşımına uygun bir konumdayız. İBB’den beklentimiz de bu yönde; deniz taşımacılığının ve genel anlamda toplu taşımanın artırılması. Medeni dünyanın gereği bu, Avrupa’da kimse kendi arabasıyla kent merkezine girmeye çalışmıyor. Bunu bizde örnek almalıyız.”

'2013'TE FİYATLAR GEVŞEYECEK'

İstanbul'daki oda fiyatları 2013 yılında artar mı, azalır mı?

“2013 yılında İstanbul’daki otel fiyatlarında gevşeme olacak. Belli aylarda yine çok yüksek fiyatlardan konuşacağız ancak 12 aylık süreçte artan yatak arzı ve misafirin alternatiflerinin artması nedeniyle fiyatlar gevşeyecek. Bu kaçınılmaz. İstanbul hala yükselişte, henüz ‘peak’ noktasına gelmedi. Otelciler kesinlikle şımarmamalıyız. Bir bütün olarak hareket edip, genel politika anlamında buna dikkat etmeliyiz.”

National Geographic'te yayınlanan program hakkındaki düşünceleriniz...
“İstanbul birçok Avrupa kentinden çok daha temiz ve güvenli bir şehir. National Geographic’teki programda gösterilenlerin ise olmadığını da kimse iddia edemez. Böyle bir şey var.”

Otelinizin bir diğer özelliği de kadın çalışanların çok sayıda olması. Bu bilinçli bir tercih miydi?
  
“Hayır. Otelimizde ciddi bir kadın çalışan profili var. Aslında bu tesadüfen gelişti. Belki de kadınların işe daha sabırlı, ayrıntıcı yaklaşması mı etkili bilmiyorum. Otelimizde çalışanların yüzde 50’sinden fazlası şu anda kadınlardan oluşmakta. Yönetim kadrosunda, stratejik noktalarda hep kadınlar var. Otelcilikte de ‘kadın eli’ diye bir şey var. Ben buna katılıyorum. Bazı şeylere eviniz gibi bakıyorsunuz. Bakış olarak böyle bir fark var. Ancak performans olarak bir ayrım olduğunu düşünmüyoruz tabi.”

Kadınların turizm sektöründe de cinsiyetleri nedeniyle sıkıntılar yaşadıklarını düşünüyor musunuz?
“Hiç olmadığın söylemek zor tabi. Kurumsal işletmeler için bu söz konusu değil. Standartlar, bilinçli çalışanlar ve departmanlaşma söz konusu çünkü. Genel baktığımızda ise hiç olmadığını düşünmek çok mantıklı olmaz.”

kaynak:http://turizmguncel.com/haber/renaissancein-muduru-boydas-uyardi-simarmayalim-fiyatlar-gevseyecek-h13601.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.